Fethiye’ye 2015 yılından önce gitmiştim Şuan Hatırladığım kadarıyla kentin bir tepenin eteklerinde kurulmuş olmasıydı Daha sonrasında Ölüdenizin eşsiz manzarasını keşfetmeye çıktık. Geldiğimiz tatil beldesinde bir Çavuş’un küçük evinde kalmıştık. Sene sonra tekrar gittiğimde Fethiye ve Ölüdeniz ne kadar değişmiş merakı vardı içimde. Fethiye’ye girdiğimizde ilk dikkatimizi çeken, geniş bir bulvar ve iki üç katı geçmeyen bahçelievler olmasıydı.. Kent ovaya doğru yayılmış ve halende yayılmağa devam ediyor olmasıydı.
Yapılan yapılar şuan dikkat çekici nitelikte Yeni sitelerin yapımı tüm hızıyla Bu Nitelikte devam ediyor. Bu da şunu gösteriyor ki kent göç alma konusunda hızlı bir gelişim içinde. Sokakların da gezerken yerli halk ile karşılaşıyoruz. Zira sezon açılmamış, yerli ve yabancı turistler gelmemiş. Bir de yerli İngilizler var tabiki.
Kalacağımız yere yerleştikten sonra önce Çalış Plajı’na gidiyoruz.. Çalış kumsalı bize Kumburgaz’ı hatırlatıyor. Burada Sadece Kumburgaz’ın biçimsiz büyük blokları yok… Bahçeli evler sıralı bir düzen içinde sıralanmış. Tüm sokaklar numaralı. Cadde isimleri var ama sokak isimleri yok. Hayal ettiğim bol çiçekli evleri görmek mümkün değil. Belki benim dikkatimi çekmedi. Bu gidişle Berceste ’ye “senin için çiçek fotoğrafı çekerim” sözünü yerine getiremeyeceğiz.