Toplumumuzda kültürel öğretinin eksikliklerinden birisi “kendine saygı” kavramının yokluğu ya da yeterince belirgin olmayışıdır. Bunun aksine toplumumuzda diğer kişilere ve kurumlara saygı hep önde gelir. Zaten çocukluğumuzda bize dikte ettirilen şu söz bunu vurgulamaktadır; “Büyükler sever, küçükler sayar.” Evet, büyükler bizi sever diye büyüdük, ama nedense saygı yerine “sayma”yı öğrendik ve buna zorlandık. Daha anaokulu seviyesindeyken öğretilen sayma psikolojisi etkisi altından çıkmak bu yüzden birçoğumuza zorlu geldi.
Kendine saygı kişinin kendi sınırlarını koruması, kendi sınırlarına sahip çıkması, kendi alanındaki değerleri koruma hakkını kullanabilmesidir. Yani saygının hep dışarıya değil, kendimize de duyulması gerekiyor. Biz kendimizin avukatı olmalıyız.
Kendine saygı güzel bir kavram ama bunu eyleme döndürmediğimizde bir işe yaramıyor. Benim kendime saygım “diğerlerinin” sınırında biter diyebilirim. Eyleme döndürülen “kendime saygım” kişiye kendine değer verme, kendini sevme, kendiyle barışık olma, kendine güven sağlarken; çevremizdekilerin gözünde de bizi değerli, saygın, güvenilen bir kişi yapar. Gerekirse demir gibi güçlü ve sert olmalıyız. Gücümüz yine bizim içimizde ve fark edilmeyi bekliyor.
Bir insanın en önemli ilişkisi, onun kendi özüyle kurduğu ilişkidir. Bir insanın yaşamının anlamı ve temeli onun kendiyle kurduğu ilişkide yatar.Kendinize güvenin! Sahip olduğunuz yeteneklere inanın! Kendi gücünüze inanmadıkça başarılı ve mutlu olamazsınız. Gücünüze inanır ve kendinize güvenirseniz daima başarılı olursunuz. Oysa aşağılık ve yetersizlik duygusu ümitlerinizin kırılmasına yol açar, fakat kendinize güvenirseniz başarıya ulaşırsınız.
Yenilmeyi düşünürseniz gerçekten yenilirsiniz. Fakat sürekli olumlu şeyler düşünmek kendinize olan güven duygusunu geliştirir ve ne kadar zor olursa olsun bütün güçlükleri yenmenizi, onları aşmanızı başarılı ve mutlu insanlar olmanızı sağlar. Basil Kralı der ki: “Cesur ol, bil ki büyük kuvvetler yardımına yetişecektir.” Tarihte yaşanan birçok sosyal olay bu sözün gerçekliğini ispat eder. İnsanlar inançlarını kuvvetlendirirse büyük güçlerin kendilerinin yardımına geldiğini görmeleri de söz konusu olacaktır. En başta hayal dünyanız ve iç dünyanızda kendinizi iyi ve yüksek yerlerde hissedin. Tıpkı bir paraşüt sizi alıp en yukarıda gezdiriyor gibi.. Önce o paraşüte binmek için cesaretli olmanız gerektiğini de unutmayın.
Mutluluk ve huzur da yine kendinize saygı yolundan geçmekle elde edilir.
Detaylı olarak çocukluğunuzdan bu yana yaşadığınız her an ve bu anlarda olan her olay size deneyim kazandırırken, sizin kendinize saygınızı da inşa eder. İnşa edilen kendine saygı binası bazı insanlarda tek kat iken, bazı insanlarda birçok katlı apartman gibi yükselir.
Unutmayın, biriciksiniz, değerlisiniz, önemlisiniz, sizden başka bir tane daha yok. Siz bile kendinizi sevmezseniz, başkalarının sevmesini bekleyemezsiniz. Kendinizi sevin, sayın ve kendinize güvenin..
